Kalır dudaklarda şarkımız bizim!
Ayrılık zor, meslek hayatının büyük bir kısmı Sivas’ta geçen birinin ilden ayrılması daha da zor. Sivas hakkını helal etti, o da Sivas’a.. Şimdi hayatında yeni bir sayfa ve Şanlıurfa var.
‘Sivas’ın
gardaşı’ Salih Ayhan’ın Sivas'tan bu ikinci ayrılışı aslında. Vali yardımcısı iken iki
yıllığına dönemin Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’ın yanına genel müdür olarak
gitmişti. Sonra Sivas’a dönüşü muhteşem olmuş, kaymakam ve vali yardımcılığı
yaptığı Sivas’a vali olarak dönmüştü.
SİVASLI
BİRİ SİVAS’A NASIL VALİ OLUR?
Vali olarak
atanmadan önce bile Salih Ayhan’ı Sivaslılar öyle benimsemiş ki, atandığı zaman,
‘Sivaslı birini neden Sivas’a vali verirler ki’ diye soranlar çok olmuş.
Sonradan Ayhan’ın Bayburtlu olduğunu öğrenenler bir hayli fazla. Şuanda bile
Sivas’ta bir anket yapılsa ‘Sivas’lıdır’ cevabı fazla çıkar. Son 3,5 yılı valilik
olmak üzere 14 yılı, yani hayatının çok önemli bir bölümü Sivas’ta geçti Salih Ayhan’ın. Sivas’a ve
Sivaslılara emeği büyük. Sultanşehir de bunun farkında.
SİVAS’TA
HÜZÜN HAKİM
Şanlıurfa’ya
vali atandığı ilan edildiğinden bu yana Sivas’ta hüzün hakim. Hemen herkes
Salih Ayhan’ın gidişine üzülüyor. ‘Birkaç yıl daha kalsaydı da yarım kalan
projeleri de tamamlasaydı’ diyenler çoğunlukta. Ama Milli Eğitim Bakanlığı’nda
genel müdürlük yaparken Sivas’tan kopmadığını bilenler, Salih Ayhan’ın yine
Sivas’tan uzak kalamayacağını düşünüyor. Sultanşehirlilere göre Salih Ayhan,
‘Sivas’ın evladı, gardaşı, hemşerisi.’ Çarşıda pazarda kahvede on gündür en
fazla telaffuz edilen cümleler: ‘Bir daha böyle vali gelmez’, ‘Böyle canla
başla, gece gündüz halkın içinde ve halk için çalışan zor bulunur’, ‘Keşke
gitmeseydi’…
İNSAN
YAŞADIĞI YERE BENZERMİŞ
İnsan
yaşadığı yere benzermiş, o yerin suyuna toprağına yüzen balığına çiçeğine
benzermiş. Salih Ayhan da Sivas’a ve Sivaslılara benzemiş, özdeşleşmiş. Rahmetli
babası Ednail amca da ‘Sivaslı onu sever, o da Sivas’ı’ diye özetlemişti bu durumu. Zaten
Bayburtluların öteden beri Sivas’a özel bir sevgisi ve yakınlığı var. Oğulları Ömer
Alp ve Mehmet Bera Sivassporu tutuyor, eşi Zeynep Akkiraz Ayhan’ın gençliği Sivas’ta
geçmiş. Yani sadece Salih Ayhan değil aslında ailecek Sivaslı olmuşlar. Ayhan,
“Bu şehir samimi, içten, mayası sağlam, özü sözü bir. Kendisine hizmet edeni
unutmaz. Bizim bağımız bir memuriyet bağı değil, duygusal bir bağ” diye
anlatıyor duygularını. Salih Ayhan, kendisini ‘kara gözlü’ diye seven anasının
‘Allah iyilerle karşılaştırsın’, rahmetli babasının ‘Allah utandırmasın’
duasına mazhar olmuş biri.
ŞÜKÜR
NAMAZI KILMIŞTI
Salih Ayhan, Sivas’ın Altınyayla, Şarkışla ve
Divriği ilçelerinde kaymakamlık yapmış, 2012-2016 yılları arasında yürüttüğü İl
Özel İdaresi Genel Sekreterliği döneminde Sivas’ın önemli yatırımlar kazanmasını
sağlamıştı. Vali yardımcılığı ve genel sekreterlik döneminde Sivas’ı karış
karış öğrenmiş, nerenin neye ihtiyacı olduğunu ezberlemişti. 2016-2018
döneminde Milli Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü görevini
yürütürken sürpriz bir şekilde Sivas’a vali olarak atanmıştı. Bir valilik
bekleniyordu ama kendisi de ailesi de Sivas’ı beklemiyordu. Sivas Valiliği
kararnamesi yayınlanınca Salih Ayhan, iki rekat şükür namazı kılıp yatmış,
sabah namazına kadar da kimseyle konuşmadan uyumuştu.
YÜK OLMAYA DEĞİL YÜK ALMAYA GELDİM
Vali olarak döndüğü Sivas’ta valilik önünde çok
uzun bir kuyrukla karşılanan Salih Ayhan, ‘yük olmaya değil yük almaya’
geldiğini ilan etmiş, “Terleyen, terleten, koşan, koşturan Sivas için, bu
toprakların insanı için uğraşan bir yönetim anlayışı ortaya koyacağız” demişti.
Öyle de yaptı. Dediği gibi yaptığına şuanda tüm Sivas şahitlik ediyor. Öyle ki 3,5 yıllık valiliğinde hatırladığı 3 günlük tatil. Ayhan, "Çalışmak beni yormuyor, aksine dinlendiriyor. Seversen filler karınca,
sevmezsen karınca fil oluyor. Ben severek çalıştım ve yorulmadım" diyor.
ORTAK AKILLA YARINLARA
26 Aralık 2018’de gerçekleştirilen ‘Ortak
Akılla Yarınlara Sivas Çalıştayı´ ile işe koyulmuştu. Şehrin bugününün,
yarınının genel değerlendirmesi; ekonomik, sosyal, kültürel durumun istişaresi
ve yol haritasının belirlenmesi amacıyla hazırlanan çalıştayda önemli projeler
ortaya çıkmıştı. Çalıştayın ardından Sivas´ta sanayi, tarım ve turizm olmak
üzere 3 sektöre ağırlık vereceklerini açıklayan Ayhan, bu doğrultuda ortak aklı
işleterek kamu kurum ve kuruluşları, belediye ve sivil toplum örgütlerinin de
desteği ile projeleri tek tek hayata geçirmeyi başardı.
SİVAS’IN GELECEĞİNİ DE ŞEKİLLENDİRDİ
Yaptığı hizmetlerle gönülleri fethetti. Zaman
mefhumu tanımadan Sivas il sınırları içerisinde merkez dahil 17 ilçenin
problemleriyle yakından ilgilendi. 7’den 70’e insanların dertlerini dinleyerek
sorunlarına çözüm bulmayı kendisine şiar edindi. İl ve ilçelerde başta üretim
ve istihdam olmak üzere her türlü hizmete öncülük yapan Salih Ayhan,
idarecilere de örnek teşkil etti.
Salih Ayhan Sivas’ın kültüründe,
tarımında, sanayisinde, eğitiminde özetle her alanda var oldu. Et Balık Kurumu,
Yıldız Dağı, Sıcak Çermik’teki Altınkale, Hamidiye Parkı, Müzeler, Divriği
Seyir Terası, restore edilen tarihi konaklar… Valilik Özel İdaresi ile Sivas
Belediyesi ortaklığında kurulan Sivjet A.Ş. ve Sivtaş A.Ş. yatırımları ise Sivas’ın
tarım ve hayvancılığı ile turizmine çok büyük katkıları olacak. ‘Ekilmedik hiçbir
metrekare alan kalmasın’ diye üretken bir Sivas için çalıştı. Sivas bunun
meyvesini de aldı, tarımda adından söz ettirir bir il haline geldi. Ayhan, yapılan fabrika, kültür ve eğitim yatırımlarının meyvesinin 2 yıl içinde toplanacağı ve Sivas'ın asıl altın çağını yaşayacağı düşüncesinde.
AMAÇ
İZ BIRAKMAK DİYORDU
Amacı,
gök kubbede hoş bir seda, gönüllerde iz bırakmaktı. “Gideriz
nur yolu izde gideriz / Taş bağırda sular dizde gideriz / Bir gün akşam olur
biz de gideriz / Kalır dudaklarda şarkımız bizim” şiirini seviyordu. Sivassporlu
oyunculara elleriyle baklava yediren, on birlerce minik yiğidoyu stadlarla
tanıştırarak Sivasspor’a minik taraftarlar kazandıran, çiftçinin elinden
tırpanı alıp tarlayı biçmeye başlayan, traktörle ayçiçeği ekimi yapan, gece herkesten habersiz ihtiyaç sahiplerini ziyaret edip üzerlerine devletin şalını örten Ayhan,
esnaftan vatandaşa, yaşlısından gencine herkeste silinmeyecek izler bırakarak
gidiyor.
SULTANŞEHİR’DEN
PEYGAMBERLER ŞEHRİNE
Şanlıurfa’ya
atama kararı ilan edildiğindeki ilk mesajı ‘farklı bir coğrafya’ üzerineydi. Bugüne
kadar doğu ve güneydoğuda görev yapmayan Ayhan, “Gönül bağı kurduğumuz
Sivas’ımızın ardından ülkemizin farklı bir coğrafyasında, Devletimizi temsil
etmenin gururunu yaşayacağız. Rabbim mahcup etmesin” diye yazmıştı. Evliyalar şehri Sultanşehir’den enbiyalar şehrine Ayhan ailesi için heybe dolu yeni bir yolculuk
başlıyor.
Ayrılık
zor, meslek hayatının büyük bir kısmı Sivas’ta geçen birinin ilden ayrılması
daha da zor. Sivas hakkını helal etti, o da Sivas’a. Şimdi hayatında yeni bir
sayfa ve Şanlıurfa var…
Haber Portre: İbrahim Asalı