Ankara
Vali Yardımcısı Ayhan Özkan’ın koordinatörlüğünde düzenlenen çalıştayda,
"Madde Bağımlığının Birinci, İkinci ve Üçüncü Basamak Sağlık Kurumlarında
Tanı, Tedavi, Rehabilitasyon ve İzleme Süreçleri, Madde Bağımlılığında
Rehabilitasyon ve Sosyal Hizmetlerin Yaygınlaştırılması, Alkol Bağımlılığında
Tanı, Tedavi ve Rehabilitasyon Hizmetleri, Tütün Bağımlılığı ile Davranışsal
Bağımlılıkların Tedavisi" adlı konular ele alındı.
MÜCADELE BİR DEVLET POLİTİKASI
Ankara
Valisi Vasip Şahin, bağımlılıkla mücadelenin bir devlet politikası olarak
yürütüldüğünü ifade ederek, "Bununla ilgili bağımlılıkla mücadele yüksek
kurulu kuruldu. Sağlık Bakanlığı bunun sekretaryasını yürütüyor. İllerde de valilerin
ve ilçelerde kaymakamların başkanlığında bağımlılıkla mücadele il ve ilçe
çalışmaları yürütülüyor. Herke bir şeyler yapıyor, herkes işin bir ucundan
tutmaya çalışıyor. Herkes bu konuda yaklaşan tehlikenin ve içinde bulunduğumuz
sıkıntının farkında. Tabi bütün bu farkındalıklar, bütün bu çalışmalar çabalar
toplum katmanlarına daha çok yayılmak durumunda. Bu yaptıklarımız da bunların
hazırlıkları ve bunların çabaları" dedi.
İĞNEYLE KUYU KAZAR GİBİ YÜRÜTMEK DURUMUNDAYIZ
Bütün
dünyada olduğu gibi Türkiye'de de bağımlılığın giderek arttığını ve tehdit
oluşturduğunu aktaran Vali Şahin, "Artan bir tehdit, artan bir tehlike,
nesillerimizi, geleceğimizi zehirlemeye geleceğimizle ilgili endişelerimizin
artmasına maalesef sebep olmaktadır. Yapılacak bir şey var mı evet hem de
yapılacak çok şey var. İşimiz zor mu evet işimiz de zor. Çünkü bağımlılık düçar
olması çok kolay, çok rahat ve çok hızlı olabilen ama ondan kurtulması oldukça
zor olan bir olgu. Onun için de mücadeleyi iğneyle kuyu kazar gibi yürütmek,
sabırla yürütmek ve azmederek yürütmek durumundayız" diye konuştu.
HERKESİN MÜCADELE İÇERİSİNE DAHİL OLMASI GEREKİYOR
Bağımlılıkla
mücadele çalışmalarının etkili olabilmesi için kamuoyu desteğinin önemli
olduğunu belirten Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cahit Gürkan
ise, "Eğer bu desteği sağlayamazsak başarı olmamız da çok mümkün değildir.
Bu nedenle kamu kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının, kitle iletişim
araçlarının ve medyanın bu mücadele içerisine dahil olması büyük önem arz
etmektedir. Bu bağlamda doğru uygulanacak iletişim stratejileri, toplumun geniş
kesimlere ulaşarak gelecek nesillerin bağımlıktan korunabilmesi çok önemli bir
boyut taşımaktadır" ifadelerini kullandı.