Çözüm: Yağmur Bahçeleri
...
Küresel iklim değişimi
ile birlikte, yağış şekilleri, şiddetleri ve zamanları neredeyse altüst oldu.
Özellikle yağan yağmurların, toprağı canlı tutma özelliği gitmiş, tam tersine
onu aşındıran ve azaltan bir hale dönüşmüş duruda. Bu durum, bizi yeni ve
akılcı tedbirler düşünmeye ve almaya zorluyor.
Hâlihazırda, geleneksel
sistemde, yağmur suları hızlı bir şekilde ayrık veya birleşik kanalizasyon
sistemi ile ortamdan uzaklaştırılıyor. Böyle olunca, yağmur suyu toprağa
sızmadan, içinde yabancı birçok madde ile denizlere taşınıyor. Hatta sel ve taşkınlarla
birlikte, çevre ve insan sağlığını tehdit ediyor. Doğada su döngüsü, yağış,
buharlaşma, terleme, süzülme ve yüzey akışı şeklindedir.
Okyanuslardaki sular
önce buharlaşır. Bulutlara yükselir. Burada soğuk hava ile karşılaşır.
Yoğunlaşır. Yağmur veya kar olarak yeryüzüne iner. Bu yağışın bir bölümü,
toprak ve bitki örtüsü üzerinden buharlaşarak tekrar atmosfere döner.
Yağışların önemli kısmı, akarsulara karışıp tekrar okyanuslara dökülür. Bir
kısmı da göller, bataklıklar ve buzullarda depolanır veya yer altına sızar.
2050 yılında ülkemiz nüfusunun % 95’inin kentlerde yaşayacağı öngörülüyor.
Kentleşmenin neden olduğu fosil yakıt kullanımı, ekosistemin bozulması ve
ormansızlaşma bu su döngüsünü bozuyor.
Yeraltı su kaynakları
yeteri kadar beslenememekte, buharlaşma oranı azalmakta, suyun doğal çizgisi
bozulmakta. Tatlı suyun yağmur suyu formatında yakalanması, tekrar
kullanılması, ekosisteme kazandırılması hayati önem taşıyor. Her yağış sonrası,
sokak ve caddelerimizde taşkın gibi akan ve kanalizasyona karışıp heba olan
sular geri kazanılabilir ve büyük bir maliyeti de yoktur.
İşte size akılcı ve güzel bir çözüm: YAĞMUR BAHÇELERİ
Yağmur bahçeleri, yağmur sularının herhangi
bir işleme tabi tutulmadan doğrudan yönlendirildiği ve üzerinde bitkilerin
yetiştiği çok derin olmayan çukur alanlarda esisat alanlarına, oluşturulan
bahçeler olarak biliniyor. Yeryüzündeki suyun sadece % 3’ünün tatlı su olduğu
dikkate alınırsa, bu sistem harika bir çözüm olarak duruyor. Newyork’da 12
binin üzerinde bu sistem kurulmuş. Kanada, İngiltere, Yeni Zelenda, Güney
Afrika, İsrail, Hindistan ve Çin de yağmur suyu hasadı denilen, yağmur sularını
uygun şekilde biriktirip kullanım işlerini çeşitli yöntemlerle yapıyorlar.
Şunu hemen ifade edeyim,
yağmur bahçeleri sağlıklı toprak içeren, ağaç ve diğer bitki örtüsünün yoğun
olduğu yerlere yapılmaz, çünkü buna gerek kalmıyor. Altyapı tesisat alanlarına,
fosseptik çukurlarının yanına, içme suyu kanalları ve depoların yakınlarına
yağmur bahçesi konsepti yapılmıyor. Bu sistem nasıl işliyor? Çok basit.
Yağmur suları, beton,
mermer ve asfalt yüzeylerden akarken, bu bahçelere yönlendiriliyor. Yine
çatılardan suyun tahliyesini sağlayan yağmur iniş borularının rögar bağlantısı
kesilerek, yağmur bahçesine gönderiliyor. Yağmur bahçeleri doğru bitkilerle ve
toprakla (suyu içinde tutmayan kil oranı düşük toprak) kurulduktan sonra, düşük
bakım gerektiriyor. Kurulum maliyeti de son derece düşük.
Peyzaj açısından yağmur
bahçeleri, parseller içinde veya yol kenarlarında, refüjlerde düzenleme
çerçevesinde gayet estetik şekilde inşa edilebiliyor. Yer seçimi, toprak ve
bitki seçimi, su taşıyan yüzeylerin belirlenmesi önemli. Hazırlık, yapım, dikim
ve bakım olarak 4 kolay adımlık bir iş bu. Bu yöntemin mantığı, yağmur suyunu
yavaşlat, yay ve emdir şeklinde işliyor. Yağmur bahçelerinin altında yapılan
doğal filtreleme ile su depolanıp, tekrar kullanım suyu olarak
değerlendirilebiliyor. Filtrenin altına geçen ve yeraltına kontrollü şekilde
yayılan su, toprağın çoraklaşmasını önlediği gibi bitki örtüsünü de zenginleştiriyor.
İşin teknik detay ve
resimleri ile sizi meşgul etmeyeceğim. Son derece etkin ve kolay olan bu
sistemi, ülkemizde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız model
uygulamalar şeklinde, teorik ve pratik olarak yapmış durumda.2018 yılında bu
işin rehberini ve yönetmeliğini bile çıkarmış vaziyette. Model alıp uygulamak
yeterli.
Önümüzdeki süreçte, yerel yönetimlerce de gayet güzel örnekleri uygulanan bu yöntemin yaygınlaşacağına inanıyorum. Her şey insan için, her şey ülkemiz için.
Sağlık ve afiyet diliyorum.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.